HMFTWR






HMFTWR, İzmir'de yaşayan Ahmet Faik Üçok(Hot Milk) ve Korhan Topaloğlu(White Rabbit) ikilisinin ortaya çıkardığı, birinci yılını 29 Şubatta Tapas'ta düzenledikleri bir partiyle kutlayan, kısık ateşte uzun zamandır kaynayan ve bir çok insanın fokurdamasını beklediği bir proje... Farklı ve cesur t-shirt tasarımlarını yaratırken kurabiyelerden, sıcak sütten ve gittikleri(hatta organize ettikleri) partilerden ilham alan bu muhteşem ikili ile cosmic bir söyleşi gerçekleştirdik ve onların lazer ışıklarıyla renklenen ve şekillenen hayatlarına, robot danslarına, neonistik ruhlarına ortak olduk...

-- HMFTWR fikri nasıl ortaya çıktı? Bundan bahsedebilir misiniz?

Her şey House of Holland'ı görüp gaza gelmemizle başladı. O an fark ettik ki tasarımlar, söylemek istediğimiz şeyler ve "hotmilkfromthewhiterabbit" ismi gözümüzün önünde duruyormuş; aslında ihtiyacımız olan her şeye sahipmişiz. Bize sadece “E hadi o zaman, başlayalım.” demek kaldı.

-- Tasarımlarınızı oluştururken hangi teknikler ve programlardan yararlanıyorsunuz?

Tasarımları oluştururken öncelikli ihtiyacımız kurabiyeler ve bir bardak süt oluyor. Bunun yanı sıra bilinen tüm tasarım programlarını harmanlayıp üzerine pudra şekeri döküyoruz. Ayrıca t-shirtlerimizi hazırladıktan sonra son olarak yoğun pozitif duygularımızla onları kutsuyoruz ki giyenler o gece kendini çok iyi hissetsin.

-- Tasarımlarınızı oluştururken ilham aldığınız kaynaklar nelerdir? Müzik, moda ve güncel sanat tasarımlarınızın ne kadarına yansıyor? Bu konuda takip ettiğiniz sanatçı, modacı, etkinlik, dergi ve sitelerden bizlere bahsedebilir misiniz?

İlham kaynağımız kurabiyeler, uzay gemileri, cosmic güçler ve bizim gezegenden olan her şey. Yansıttıklarımız da yine bunların aynıları…

-- Sizin stil ikonlarınız (sanatçı, modacı, grup, şarkıcı, vs...) kimler ve nelerden oluşuyor?

Stil ikonlarımız yine kendimiziz. Kendimizin giymek istediği şeylerin peşindeyiz.

-- Tasarımlarınız indie ve new-rave akımından etkilenen insanların giyim şablonuyla fazlasıyla benzerlik göstermekte... Yaratım sürecinde bu kitleyi ve isteklerini göz önünde bulunduruyor musunuz?

Yaratım sürecinde hiçbir zaman bir kitleyi göz önünde bulundurmuyoruz. Kendi ruh halimiz neyin içinde ise, çıkan ürünlerde o yönde şekilleniyor.

- Sizce sokak modasında Türkiye ne durumda?

Türkiye’de Sokak modası umut vaat eden bir durumda. Her geçen gün kabullenilebilirlik eşiği düşüyor. Yakın bir tarihte herkesin aydınlanacağını umut ediyoruz.

-- Bazı tasarımlarınızın üzerindeki sloganlar giyen kişinin cesaret sahibi olmasını gerektiriyor... Bunu yapmanızdaki amacı öğrenebilir miyim? T-Shirtlerinizi nasıl bir insan profilinin üzerinde görmeyi arzuluyorsunuz?

Tasarımları görüp gözü dönen ve sahip olmak için her şeyi yapabilecek insan profilini tercih edebiliriz. Ama yine de herkes çekinmeden satın alıp giysin... Olmadı, biraz kilo verip öyle giysinler.

- Moda, müzik ve eğlence hayatınızın ne kadarında yer alıyor? Neler dinliyor, hangi markaları giyiyorsunuz? Gerçekten, yaşadığınız dünyada sadece kurabiyeler ve uzay gemileri mi var?

Hayat bir oyun alanı... Biz de oyun oynamayı, müziği, kurabiyeleri ve uzay gemilerini seven çocuklarız. Oyunda her zaman da aşılması gereken başka bir levella karşı karşıyayız. Bunun için de elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.

- Bir senedir t-shirt koleksiyonlarınız kadar ev sahipliği yaptığınız partilerle de adınızdan söz ettiriyorsunuz. İzmir'de günlerce konuşulan ve sıklıkla ihtiyacını hissettiğimiz bu partileri İstanbul'a da taşımayı düşünüyor musunuz?

Elbette. Merih’e kadar yolu var.

- Koleksiyonlarınızda t-shirtlerden başka ürünler de görebilecek miyiz yakın zamanlarda?

Yakın zamanda HOTMILKFROMTHEWHITERABBIT çantalarımızla karşılaşacaksınız. Hazır olun! Şaşırmayın.

- Tasarım ekibinizin yanı sıra destekçileriniz gün geçtikçe çoğalıyor... Bunun başında gönüllü olarak katalog çekimleri yapan Dilara Köse geliyor. Dilara'dan ve diğer destekçilerinizden bahsedebilir misiniz?

Dilara mı bizi, biz mi Dilara’yı bulduk... Orası tam net değil. Dilara bizi görünce çok heyecanlandığı için ulaşmak için vakit kaybetmedi. Biz de kendisini görünce çok heyecanlandık. Ve katalog çekimlerimizi onun da zevkleriyle bütünleşerek Dilara ile gerçekleştirdik. Aslında, genelde her şey interaktif gelişiyor. Bir şekilde birbirimizin oyun alanına giriyoruz. Bütün arkadaşlarımıza sonsuz teşekkür ederiz.

-- HMFTWR'yi, onu destekleyenlerin çokluğuna bakacak olursak, ileriki zamanlarda bir kolektife dönüşebileceğinden bahsedebilir miyiz?

HMFTWR başlangıcından beri kolektif bir olgu. Her türlü gelişime, düşünceye ve yeni katılımcılara açık bir yol izliyor.

-- Son olarak... Kate Moss hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Yeteri kadar çok lego taşımız olursa Kate Moss'un heykelini yapabiliriz. Son olarak: Daha çok süt için... Daha çok kurabiye yiyin.

Sorularımı cevaplandırdığınız için çok teşekkür ederim...

not: 23 Mart 2008 tarihinde, Reset! Magazin'de yayınlanan röportajımdan alınmıştır.

HMFTWR
Reset!

Roots

Duygu Süzen, 23, Dokuz Eylül Güzel Sanatlar, Resim Bölümü Öğrencisi
Hırka, Anneannesine ait
Atkı, Kendi tasarımı
Bluz, Pazar'dan
Takı ve çanta, Bir arkadaşının mağazasıdan
Pantolon, hatırlamıyor...

Not an ordinary fall..


Ceren Bağışlar, 30, Metin Yazarlığı
Ayakkabı ve üst, Adidas
Etek, Mavi Jeans
Gözlük, No Name

Emre Seçkin, 30, Bilgisayar Programcısı
Mont, Colins
T-shirt, pantolon, ayakkabı, gözlük Amerika'dan gelmiş :)